(Yüzüncü yıl adına)
Kahramanmaraş
- ONLAR ÖNDEN GİDENLERDİ -
-I-
Yıl bindokuzyüzonsekiz, Mondros mütarekesi
Başladı koca Osmanlının, yenilgi hikayesi
Esaret nedir hiç bilmeyen, aziz muhteşem millet
Cephelerde yenik düşer, bu dayanılmaz bir zillet
İşgale uğrar Anadolu, yedi düvel yerleşir
İngiliz Fransız Ermeni, bu Maraş'ta birleşir
Suskunluk ve şaşkınlık çöker, dayanılmaz ahvale
Direniş başlatılır, kimse, razı olmaz bu hâle
Kahramanlık ruhu, işgali, bir türlü kabul etmez
Ölmek nedir bu vatan için, şehitler fırsat vermez
Hamamdan çıkan kadınlara, saldırırken fransız
Koşar yerinden Çakmakçı Sait, vurulur apansız
Sütçü İmam koşarak, toplu silahına sarılır
İlk kurşun atılarak, Türkün namusu kurtarılır
Heyecan sarar umutları, uyanır Anadolu
Toplu vurdukça yürekler, açılır kurtuluş yolu
-II-
Çerkez Toğuzata Arslan Bey, Trablusşam'dan gelir
Son nefese kadar, savaşmak şarttır, karar verilir
Ana baba dede torunlar, hepsi oldu seferber
Yirmiikigün savaşarak, geldi sonunda zafer
Atların ayağına keçe sarar, kaçar Fransız
Ardından Ermeniler koşar, burda kalmak imkansız
Binlercesi telef olur, yollarda, leşten geçilmez
Maraş'ta düşman bitmeden, zafer şerbeti içilmez
..............
Biz de şehitler verdik, onlar, hep önden gidenlerdi
Vatanına sevdalı, kahraman, cesur yiğitlerdi
Evliya Efendi, derviş âlim, şehit bir kahraman
Ölünceye kadar, Ermenilere vermedi aman
Şeyh Ali Sezai Efendi, gönül ehli muhterem
Papazlar sohbet dinler, görürler hep izzet ve kerem
Hâfız Ali Efendi, müftü, ilmi sınırlar aşar
Maraşlının gönlünde hâlâ, fetvaları hep yaşar
............
Fransızlar için, davul çal derler, Abdal Halil'e
Bir kasnak altın vadeder Hırlakyan, ama nafile
Değil kasnağımı, hem altınla doldursan evimi
Dinle sen de ey Hırlakyan! Değişmem kardeşlerimi
Din kardeşlerimin bağrına, çomağımı indirmem !
Bu din bahsi diyerek, şerefsiz durumu sindirmem !
-III-
Albayrak indirilmiş kaleden, günlerden cumadır
Ulu Camiden millet bakar, bu ne buruk semadır
Rıdvan Hoca seslenir, müslüman bayraksız hür olmaz
Hürriyet yok ise eğer, Cuma namazı kılınmaz
Koşar millet kaleye, tekrar Albayrak dalgalanır
Kılınır cuma namazı, yürekler Hakk'a bağlanır
................
Bu vatan için ölüme, gülerek gidiverdiler
Korku nedir bilmezler, şehit olur Mıllış Nuriler
Senem Ayşe, Hürü Ana, hep cesaretin timsali
Çeteleri ile şanlıdır, Nedirli Cennet Ali
Muallim Hayrullah Benli Ökkeş, korkmadan savaşır
Karayılan, Yörük Selim Bey, şehadete ulaşır
Cümleler anlatamaz, bu gazi ve şehitlerimi
Tazimle yâd ederim, arzederim hürmetlerimi
Eli silah tutanlar, hepsi, ortaktır bu zafere
İstiklal Madalyası verilir, Kahraman şehire
Türk Kürt Alevi Sünni ve Çerkezi, hepsi bir candır
Onikişubat ki, Kurtuluş günün, milli bayramdır
-IV-
Bu kahramanlıklar, anlatılır mı, birkaç satırla
Hürmet et ecdadına, layık ol, her daim hatırla!
Maraşlım! Sen şehit oğlusun, incitmezsin atanı!
Daim uyanık ol! Affetme, yurduna yan bakanı
Unutma! Din, Vatan, Albayrak, daim kutsaldır sana!
Sende ceddin gibi, yönelmelisin Ulu Rahmâna!
Vatan, millet, İslam yolunda, verildi son nefesler!
Unutma! Şanlı ecdadın, ruhunu Kur'an'la besler
Ezanlar susmasın, okunsun bütün minarelerden
İmanı artarak kalkar, yiğidim düştüğü yerden
Onlar hep koşarak gittiler, makamları cennettir
Sen layık olursan eğer, bu onlar için rahmettir
Muhteşem Albayrağım, ona dalgalanmak yaraşır
Kahraman bir yer ararsan, işte! Bu şehir, Maraş'tır!
Ne kadar destan yazsam Maraşlım! Hep az gelir sana!
Sakın gaflete düşme, sahip çık, muhteşem hatırana
Hanifi YILMAZ, Kahramanmaraş